22 Ocak 2014 Çarşamba

Alçıya alınmış hayaller;

Hani bir gece de beyazlayan saçlar vardır ya, işte o duyguyu yaşıyorum her gece ve her sabah. Bu aralar ''Bugün hayalimi bırakacağım ardımda?'' diye fısıldarken buluyorum kendimi. Her gün, her saniye kırılan hayallerle dolu bir vücut. Nereye el atsam, en keskin tarafıyla ruhumu parçalayan hayal kırıklıkları. Belki de bundandır kendimi ağır hissetmem. Belki de bu yüzdendir kanayan ama bir türlü iyileşemeyen yaralarımın oluşu. Hayat bir oyun sahnesi. Kimisi esas oğlan ya da kız. Kimisi ise sahnenin temizliğinden sorumlu kişi, benim gibi.
Sürekli bir şeyleri düzeltmeye çalışan, yere atılan umutları ve nice duyguyu süpürüp kendi içinde alçıya alan bir görevli. Tüm bunları yaparken arka cebinden dökülen hayallerin farkına bile varamayan bir insan. Kaybolmuş bir ruh..